14 Ekim 2007 Pazar

BAĞRIMIZDA DÖRT BİN FİDAN EKİLİ



Ocağı yanıyor, duman tütmüyor
Sevda bahçesinin gül yok içinde
Seni anlamaya gücüm yetmiyor
Karanlık gönüller yol yok içinde

Hasret çıra gibi, gözlerde isi
Dağılmaz bir türlü gönlümün sisi
Limana yanaştı hasret gemisi
Leyla var, mecnun var, çöl yok içinde.

Arzu kızgın, anı kırgın divanda
Göklere savrulur sevgi o anda
Kırk yayla çiçeği sırlı kovanda
Arı vızır vızır bal yok içinde.

Meftunu olduğum bülbül sesinin
Biçare kavalın inlemesinin
Gönül yaylasının, aşk bahçesinin
Kara var, kızıl var al yok içinde.

Dağa bakar, bağda gülü soldurur
Göklerde aratır, yerde buldurur
Sevda pınarından hasret doldurur
Her türlü sitemin gel yok içinde.

Hasretler kavuşur ağarınca tan
Ebedi gurbetin koynunda yatan
Aklın dizginini elinde tutan
Sultana sevdalı, kul yok içinde.
Zülfikar Yapar Kaleli